Bağımlılık, milyonlarca kişiyi etkileyen karmaşık ve zorlu bir durum. Ne yazık ki bu konuda birçok yanılgı ve geçerliliğini yitirmiş inanç bulunmaktadır. Bu makalede, bağımlılık ve iyileşme konularında daha doğru bir anlayışı teşvik etmek için bu yanılgıları ortadan kaldıracağız.
İşte yanlış olan düşüncelerden bazıları ve doğru açıklamaları:
Bağımlılık bir ahlaki başarısızlık olarak kabul edilir.
Hayır. Bağımlılıkla ilgili en zararlı yanılgılardan biri, bunun zayıf ahlaka veya irade eksikliğine bağlı olduğu inancıdır. Gerçekte bağımlılık, genetik, çevresel ve nörolojik faktörlerden etkilenen karmaşık bir beyin bozukluğudur ve bir karakter kusuru olarak değil, tıbbi bir durum olarak ele alınmalıdır.
Aniden bırakmak her zaman en iyi yaklaşımdır.
Yanlış. Madde kullanımını aniden kesmek bağımlılığın derecesine bağlı olarak tehlikeli ve hatta hayati ölçüde tehlikeli olabilir. Bir uzmanın gözetiminde yapılan detoks, yoksunluk belirtilerini yönetmede daha güvenli ve etkili olacaktır.
Tedavi sadece kişi “dibi vurduğunda” işe yarar.
Hayır. Bağımlının kendiliğinden yardım aramasını beklemek tehlikeli ve geri dönüşü olmayan hasarlara sebep olabilir. Daha fazla zararı önlemek ve bağımlılıkla mücadele eden bireylerin sonuçlarını iyileştirmek için erken müdahale ve tedavi önemlidir.
Sadece irade bağımlılığı yenmeye yeterlidir.
Yeterli değildir. İrade önemlidir, ancak bağımlılığı yenmenin iradeden daha fazlasına ihtiyaç duyabileceği sık sık unutulur. Bağımlılık, beynin ödül sistemi üzerinde etkili olan kronik ve tekrarlayan bir durumdur. Kanıta dayalı tedaviler, terapi ve destek sistemleri iyileşmede hayati rol oynar. (Kanıta dayalı tedavi; hastaya en iyi bakımı sunabilmek için uygun kaynakları, hasta tercihlerini, uzman görüşünü ve bilimsel araştırmalardan elde edilen klinik kanıtları bir araya getirme olarak tanımlanabilir.)
Tedavi tek tip bir yaklaşımdır.
Yanlış. Etkili bağımlılık tedavisi, bireyin ihtiyaçlarına, durumuna ve mücadele ettiği özel madde veya davranışa uygun olarak uyarlanmalıdır. Farklı insanlar farklı tedavi yöntemlerine daha iyi yanıt verebilirler.
İlaç tedavisi sadece bir bağımlılığı başka bir bağımlılıkla değiştirir.
Hayır. İlaç tedavisi metadon, buprenorfin veya naltrekson gibi ilaçların kullanımını içerir. İlaç destekli tedavinin, opioid ve alkol bağımlılığı (Sağlığa zararlıdır) için etkili ve yaşam kurtarıcı bir yaklaşım olduğu kanıtlanmıştır. Bu ilaçlar, beyin kimyasını stabilize eder ve yoksunluğu azaltır. Böylece bireylerin terapi ve diğer destek hizmetlerine katılmasına yardımcı olur.
Bağımlılık tedavisi kısa vadeli bir süreç olmalıdır.
Yanlış. Bağımlılık kronik bir durumdur ve iyileşme genellikle uzun vadeli bir yolculuktur. Başarılı bir tedavi, danışmanlık, destek grupları ve tedavi sonrası bakım gibi yöntemleri içeren sürekli destek gerektirebilir.
Bir kişi istediği zaman madde kullanımını kendi başına bırakabilir.
Bazı insanlar resmi bir tedavi olmaksızın bağımlılığın üstesinden gelebilirler. Ancak birçok kişi kalıcı iyileşme için profesyonel yardım ve desteğe ihtiyaç duyar. Çünkü bağımlılığın neden olduğu beyin değişiklikleri, yardım almadan bırakmayı son derece zorlaştırabilir.
Bağımlılık bir seçenektir.
Bu doğru değil! Bazı insanlar, bağımlılığı olan kişilerin, maddeyi kötüye kullanımı veya bağımlılık yaratan davranışları bilinçli bir şekilde seçerek yaptıklarını düşünürler. Ancak bağımlılık, biyolojik, psikolojik ve çevresel faktörlerin karmaşık bir etkileşimi olarak ortaya çıkar ve genellikle bireyin bağımlılığının gelişiminde çok az kontrolü vardır.
Bağımlılar güvenilmezdir.
Bağımlılıkla ilişkilendirilen damgalama, bağımlılığı olan kişilerin güvenilmez olduğu yanılgısına yol açabilir. Ancak bağımlılık bir kişinin karakterini tanımlamaz ve uygun destek ve tedaviyle iyileşme sürecindeki kişiler tatmin edici ve üretken bir yaşam sürebilirler.
Rölaps/Kayma başarısızlık anlamına gelir.
Hayır. Çünkü rölaps (kayma), birçok bağımlılığı olan kişi için iyileşme sürecinin doğal ve yaygın bir parçasıdır. Bu, başarısızlığı değil, daha ziyade destek ve tedavi planında ayarlamalar yapılması gerekliliğini vurgular.
Detoks, iyileşme için yeterlidir.
Detoks, bağımlılık tedavisinde kritik bir ilk adım olsa da, bağımlılığın yalnızca fiziksel yönünü ele alır. Kapsamlı tedavi, psikolojik, sosyal ve duygusal faktörleri ele almak için davranış terapileri, danışmanlık ve destek gruplarından oluşmalıdır..
Reçeteli ilaçlar bağımlılık tedavisi için güvenli değildir.
Bu düşünce doğru değil. Bazı insanlar, reçeteli ilaçların bağımlılık tedavisi için riskli veya sadece bir bağımlılığı başka bir bağımlılıkla değiştirdiğini düşünebilirler. Ancak bağımlılık tedavisi için uzman bir doktor tarafından reçete edilen ilaçlar, kapsamlı bir yaklaşımın bir parçası olarak kullanıldığında etkili ve güvenlidir.
Sadece “ağır” uyuşturucular bağımlılık yapar.
Yanlış. Eroin, kokain (Sağlığa zararlı maddelerdir) gibi maddelerin yüksek derecede bağımlılık yapıcı olduğu doğru olsa da reçeteli ilaçlar ve alkol de yanlış kullanıldığında veya aşırı kullanıldığında bağımlılığa yol açabilir. Kumar veya internet kullanımı gibi davranışsal bağımlılıklar da aynı derecede sorunlu olabilir.
Bağımlılar her zaman madde kullanımına geri döner.
Hayır. Bağımlılık kronik bir durum olsa da bağımlılığı olan her birey defalarca madde kullanımına geri dönüş yaşamayabilir. Birçok kişi, uygun tedavi ve destek aldıktan sonra uzun vadeli iyileşme elde eder ve tatmin edici bir yaşam sürdürür.
Bağımlılık sadece belirli demografileri etkiler.
Hayır; bağımlılık yaş, cinsiyet, ırk ve ekonomik durum ayırımı yapmaksızın her kesimden insanı etkileyebilir. Belirli bir grupla sınırlı değildir ve herkes bağımlı olma riski altındadır.
“Gerçekleri yüzüne vurmak” en iyi yaklaşımdır.
Bu doğru değil. Davranışlarının olumsuz etkilerini bağımlıya sert bir yaklaşımla söyleyerek bağımlılığını bıraktırma fikri çoğu zaman verimsizdir. İnsanları yardım aramaya ve iyileşmeye teşvik etmek için merhametli ve destekleyici yaklaşımlar daha etkili olabilir.
Bilinçlenmeliyiz!
Bu yanılgıları ele almak ve toplumu bağımlılık hakkındaki yanlış bilgiler hakkında bilinçlendirmek çok önemli. Bu yanlış inançları sorgulayarak, bağımlılıkla mücadele eden bireylere daha anlayışlı, destekleyici bir ortam yaratabiliriz ve etkili tedavi yaklaşımlarını teşvik edebiliriz.
Bağımlılık tedavi edilebilir bir durumdur ve doğru yardım ve destekle, bireyler iyileşme yolculuğuna çıkabilir ve bağımlılıktan kurtulmuş bir yaşam sürdürebilirler.